
2015 yılından sonra geçtiğimiz hafta 2. kez gezmeye gittiğimiz Kapadokya gezi rehberimize hoşgeldinizz! Kapadokya bölgesi, eğer seyahat planınız 2-3 günlükse kesinlikle gezmekle bitecek gibi bir yer değil, bunu önden söyleyelim. Kapadokya bölgesiyle ilgili bizi en çok heyecanlandıran konu olan balonları ve görmek istediğimiz bazı yerleri 2015’te görememiştik, son gezimizle birlikte bölgeyi iyice pekiştirdiğimizi düşünüyoruz. Kapadokya bölgesi aslında birçok şehri kapsayan oldukça geniş bir alan ama Kapadokya dendiğinde akla gelen yerler daha çok Göreme, Ürgüp, Avanos, Uçhisar, Çavuşin vb. oluyor. Uzun yıllar süren coğrafik olaylar sonucu ortaya çıkan Peri Bacaları’nın da en çok göründüğü yerler buralar aslında. Kapadokya’yla ilgili bu sıralar sosyal medyada en çok balonlu ve peri bacalı fotoğraflar görülse de, bizce bölgeyi en değerli kılan özellikleri kayalara oyulmuş evler, ibadethaneler ve yer altı şehirleri.
2015 yılındaki gezimizde de, son gezimizde de dikkatimizi en çok çeken konulardan biri yabancı turistlerin sayısına kıyasla yerli turistlerin azlığı oldu. Tabi bunda karınca sürüsü gibi gezen Asyalı turistlerin de etkisi vardır elbet ama ülkemiz insanının bölgeye hakettiği ilgiyi göstermediğini düşünüyoruz. Gidiniz, görünüz müze kartsız da gitmeyiniz efendim.
*Peri Bacaları mevzusu:
Yukarıda da değindiğimiz gibi peri bacalarının güncel koni şeklindeki biçimleri uzun yıllar süren coğrafik olaylar sonucu ortaya çıkmış. İşin mucizevi kısmıysa bu koni gibi yapıların üzerinde üflesen düşecekmiş gibi duran kaya parçaları. Peri bacalarını Kapadokya bölgesinde en çok görebileceğiniz yerler: Zelve, Göreme, Paşabağı, Soğanlı Vadisi. Yüzyıllar önce keşişler ve yerel halk, peri bacalarının içlerini oyarak buralardan ibadethaneler ve evler yapmaktayken, özellikle Göreme bölgesinde yerleşim yerlerine yakın yerlerde bulunan peri bacaları günümüzde “Cave Hotel” olarak varlıklarını sürdürmekte.. : )
Ne zaman gidilir?
Biz Kapadokya’ya ilk gezimizi Mart sonunda, ikincisini Nisan sonunda yaptık. Yıllar önce Mart ayında gittiğimizde hava biraz soğuktu ama yağmur-kar yoktu. Geçen hafta gittiğimizdeyse kar bizi daha Kayseri Havaalanı’nda karşıladı. Son gidişimizde peri bacalarını hem karlar altında, hem güneşli günlerde gördük, bizce ikisi de görülmeye değer ama soğuk sevmiyorsanız ve balonları görmek istiyorsanız planınızı buna göre yapmakta fayda var. Biz planımızı çok önceden yaptığımız için maalesef hava durumuna göre hareket edemedik. Aşağıda her ikisinin de fotoğrafını paylaşıyoruz, biz Kapadokya’nın karlar altındaki görüntüsünü çok sevdik. (Soğuk havaların avantajı: çılgın Asyalılar her yeri işgal edemiyor.)

Nasıl gidilir?
Kapadokya bölgesine gitmek için birçok yol mevcut. Turla, kendi aracınızla, otobüsle, havayoluyla (Kayseri veya Nevşehir) vb. gidebilirsiniz. Turla gitmenizi tavsiye etmeyiz çünkü geziniz tur şirketinin verdiği kararlarla sınırlı kalıyor ve fiyatları birazdan bahsedeceğimiz seçeneklere göre gereksiz şekilde yüksek. Kendi aracınızla gitmek isterseniz İstanbul’dan göreme yaklaşık 8 saat sürüyor. Bizim tavsiyemiz –İstanbul’dan- havayoluyla Kayseri Havaalanı’na gidip –çünkü Nevşehir Havaalanı’na uçak biletleri çok pahalı-, oradan kiraladığınız araçla Kapadokya’ya gitmeniz yönünde.
Şehir içi ulaşım?
Açıkçası arabanız yoksa gezmek istediğiniz yerlere ulaşmanız imkansıza yakın. Bu nedenle aracınızla gitmeniz veya bölgeye gitmeden önce araç kiralamanızı şiddetle tavsiye ediyoruz. Göreme/Ürgüp içerisinde araç kiralarsanız fiyatlar turistlerden dolayı oldukça yüksek olacaktır.

Nerede kalınır?
Kapadokya bölgesinde gezilmesi gereken yerlerin birçoğu Göreme’nin etrafında veya içerisinde bulunuyor. Örneğin balonlar Göreme’nin hemen önünden havalanıyor. Bu açıdan Göreme’de kalmanızı tavsiye ederiz. En güzel manzaralar; Mithra Cave Hotel, Sultan Cave Hotel ve Museum Hotel’den görünüyor ancak bu otellerin ücretleri dönemsel olarak çok yüksek olabiliyor. Bizim size önerimiz, Göreme merkezde bulunan Manor Otel ve Saksağan Cave Hotel. Cave Hotel ibaresi bulunan oteller, adı üstünde modern mağara konseptli oteller ve turistler buralara bayılıyor.
Gezilecek yerler:
1. Uçhisar Kalesi:
Uçhisar Kalesi, -adından anlaşılacağı üzere- Göreme’nin 5 km uzağında kalan Uçhisar’da yer alıyor ve bölgenin en yüksek noktalarından biri. Kale, tamamen doğal taşın içine yapılan oyuklardan meydana geliyor. Herhangi bir ekstra yapı malzemesi kullanılmamış. Gün batımını ve gün doğumunu izlemek için mükemmel bir konum.
Kaleye giriş Müze Kart ve İş Bankası kartlarıyla ücretsiz. Bunun dışında öğrenci bileti 5, tam bilet 10 TL.

2. Güvercinlik Vadisi:
Uçhisar bölgesinde yer alan vadi, kayalara oyulmuş güvercin yuvalarıyla ünlü. Vadinin güvercinlere bu denli tesis edilmesiyle ilgili çeşitli rivayetler var ama bunlara hiç girmeden bölgenin güzelliğini bizzat gezerek görmenizi tavsiye ederiz.
3. Üç Güzeller:
Nevşehir-Ürgüp yolunda (Ortahisar-Ürgüp arasında) yer alıyor Üç Güzeller ve 2 tane büyük, 1 tane küçük peri bacasından oluşuyorlar. Bu kadar spesifik olmalarının nedeniyse etraflarında kendilerine benzer hiç peri bacası olmamasından kaynaklanıyor gibi. Ziyaret ücretsiz; yolun kenarında yer alan seyir tepesinden rahatça gözlemleyebilirsiniz.

4. Ortahisar:
Ortahisar, Göreme’yle Ürgüp arasında kalan, birçok tarihi güzelliğe sahip bir köy. Bunlardan ilki Ortahisar Kalesi. Kale, bölgenin en yüksek yapılarından biri ve diğer kardeşi Uçhisar Kalesi gibi tamamen kayanın içine oyulmuş durumda. Gün batımı ve gün doğumu seyri için ideal.
5. Göreme Açık Hava Müzesi:
Göreme Açık Hava Müzesi, milattan sonra dördüncü yüzyıldan on üçüncü yüzyıla kadar yoğun bir şekilde manastır hayatının yaşandığı bir vadi.. Bu vadi 1985 yılında Unesco Dünya Mirası Listesi’ne girmiş. Görülecek yerleri o kadar çok ki! Bir yarım gününüzü sadece buraya ayırmanızı tavsiye ederiz. Çünkü içinde onlarca manastır, kilise ve şapel bulunuyor.
Göreme Açık Hava Müzesi’nde, Aziz Basil Şapeli, Çarıklı Kilise, Elmalı Kilise, Azize Barbara Şapeli, Azize Katerina Şapeli, Yılanlı Kilise, Karanlık Kilise, Kızlar ve Erkekler Manastırı, ve Tokalı Kilise ziyarete açık olarak gezilebiliyor.
Müze kartla ücretsiz girebiliyorsunuz, müze kartsız 45 lira.


6. Zelve Vadisi ve Zelve Açık Hava Müzesi:
Bölgenin en eski yerleşim yeri olan Zelve Vadisi’nde birçok manastır, kilise ve yerleşim yeri bulunuyor. Zelve Açık Hava Müzesi ve Paşabağ da bu bölgede yer alıyor.

* Zelve Açık Hava Müzesi:
Göreme Açık Hava Müzesi’nden sonra gelen diğer müze ise bize göre Zelve. İçinde Balıklı Kilise, Değirmen, Direkli Kilise, Kutsal Hac Kilisesi gibi bissürü tarihi yapı mevcut.
Giriş ücreti 8TL ancak MüzeKart ile ücretsiz.
*Paşabağ:
Rahipler Vadisi olarak bilinen peribacaları ile ünlü vadi de bu bölgede bulunuyor. Yolları diğer vadilere göre daha yürünebilir ve rahat.
Hem de giriş ücretsiz!
7. Devrent Vadisi:
Devrent Vadisi, Deveye benzeyen peribacaları yüzünden bu ismi almış. Hayal Vadisi olarak da anılan vadinin bu ismi ise peribacalarını herkesin farklı şekillere benzetmesi ve yorumlamasından geliyor. Yani her şey sizin hayal gücünüze kalmış. 🙂 fotoğraf çekmek için çok güzel bir nokta, burada yer alan peribacaları diğerlerine göre biraz daha kızıl ve renkli.
8. Derinkuyu ve Kaymaklı:
Önsöz: Klostrofobikler giremez.
Derinkuyu ve Kaymaklı Yer Altı Şehirleri, bölgede yer alan onlarca yer altı şehirlerinden en büyükleri. Özellikle Derinkuyu, girdiğiniz ilk andan itibaren sizi büyülüyor. Yüzyıllar önce insanların çok kısıtlı imkanlarla bu kadar tuhaf bir yapıyı nasıl inşa ettiğini daracık geçitlerden geçerek havalandırmalı odaları gördüğünüzde daha çok düşünüyorsunuz. Karıncaların yer altında inşa ettikleri karmaşık yapılara benzeyen bu yer altı şehirlerinin içerisinde insanların ihtiyaç duyduğu her türlü yapı mevcut. Örneğin ahırlar, kuyular, kiliseler, okullar, soğuk hava depoları, değirmenler, mezarlıklar, uyumak için oyuklar. Bu odaların hepsi de birbirine çok küçük koridorlarla bağlanmış. içeride 1-2 saat geçirdikten sonra kardiyo yapmış kadar yorulacağınızdan emin olabilirsiniz.
Aracınız varsa Göreme merkezden yarım saatte ulaşabilirsiniz Derinkuyu’ya. Kaymaklı’ya uğramak isterseniz de yol üzerinde bulunuyor. Biz tercihimizi Derinkuyu’dan yana kullanmıştık ama zamanınız varsa ve ilginizi de çekiyorsa ikisini de gezin deriz.


9. Ürgüp:
Ürgüp, Kapadokya’nın merkezi yani modern hali gibi; Asmalı Konak, Aziz Yohannes’in Evi, Ürgüp Müzesi, Turasan Şarapları gibi ziyaret edilebilecek yerler var ama bize kalırsa zamanınızı görülmesi gereken yerlerin hemen hemen hepsini içeren Göreme çevresine harcamalısınız.
10. Avanos:
Avanos deyince akla ilk olarak çömlekçiler geliyor çünkü bölgenin toprağı çömlek yapımına çok uygunmuş. Bazı çömlekçiler bu işi dededen toruna sürdürüyor ve gün içerisinde dükkanlarının da içerisinde bulunan çömlek yapım atölyelerini ücretsiz olarak ziyaret edebiliyorsunuz.
11. Mustafapaşa Köyü:
Eski adı Sinasos olan Mustafapaşa Köyü Ürgüp’e arabayla 20 dk mesafede, mübadele öncesi Rumların yaşadığı şirin bir yer. Tarihi, mimarisi ve yaşanmışlıklarını düşününce gerçekten etkileyici bir köy.
Aios Vasilios Kilisesi, Konstantinos-Helena Kilisesi, Manastır Vadisi Kiliseleri gezilecek yerlerin başında. Çok ünlü Asmalı Konak da bu bölgeye yakın.


13. Asmalı Konak:
Ürgüp Merkez’de yer alan meşhur Asmalı Konak evlerini ziyaret etmek isterseniz giriş çok cüzi bir ücretle sağlanabiliyor. Şunu belirtmekte fayda var, bizim ziyaretimiz sırasında odaların birçoğu kapalıydı. Sadece açık olan birkaç bölümü ve avluyu gezebilmiştik.

14. Pancarlık Vadisi ve Pancarlık Kilisesi:
Ortahisar-Ürgüp-Mustafapaşa üçgeni arasında kalan bölge üzerinde yer alan Pancarlık Vadisi’ne biz yoldaki tabelaları görerek tesadüfen denk geldik ve gidelim bakalım ne varmış diyerek gezmeye karar verdik. Vadide birçok peri bacası ve mağaralar bulunuyor. Kiliseyi ve vadiyi görmek için tepelerin üzerinden toprak yollardan geçtik ve sonunda karşılaştığımız manzara çok huzur vericiydi. Pancarlık Kilisesi, tüm vadiyi görecek şekilde bölgenin en yüksek kısmına oyulmuş. Zamanınız artarsa gün batımında ziyarete gidip güzel fotoğraflar çekebilirsiniz : )

*Balon Meselesi:
Balonlar uzun yıllardır Kapadokya ile özdeşleşmiş durumda. Bu nedenle balon turu yapmadan/balonları görmeden Kapadokya’dan dönmeyin deriz, çünkü gerçekten fotoğraflardaki görüntüden çok daha güzeliyle karşılaşacaksınız. Balon tecrübesini yaşamak isterseniz yaklaşık 150 Euro’dan -evet Euro- başlayan fiyatları gözden çıkarmak gerekiyor. Fiyatlar bize biraz pahalı geldiği için aşağıdan izlemeyi tercih ettik. Balonlar Göreme’nin merkezinde yer alan Kızıl Vadi (Rose Valley)’den sabah saat 5:30’da kalkıyor ve uçuşları yaklaşık 1-1,5 saat sürüyor. Oraya nasıl ulaşacağız derseniz de tur şirketleri sizi servisle götürüp getiriyor.
Balonların uçup uçmaması, Kapadokya Üniversitesi tarafından şu linkte yayınlanıyor. Tahmin edeceğiniz üzere, rüzgara ve diğer hava koşullarına bağlı olarak uçuşlar iptal edilebiliyor.
En iyi gözlem yerleri:
1. Red Rose Valley/Kızıl Vadi:
Balonların kalktığı ve en yakından görebileceğiniz yer. Balonlar havalandıklarında dört bir yanınız balon oluyor.:) Muhteşem bir görüntü.. Buradan başlayıp aracınız varsa balonları izlemeye Aşk Vadisi’ne gidebilir oradan da balonları panoramik olarak görebilirsiniz.
Giriş ücretsiz. Balonların uçmadığı zamanlarda aracınızla tüm vadiyi gezebiliyorsunuz ama balonlar uçarken aracınızı vadinin girişinde bırakmak zorundasınız.

2. Kızılçukur:
Kızıl Vadi’nin kuzeyinde kalan tepelik bölge. Gün doğumu/gün batımı ve balonları izlemek için en güzel noktalardan biri. Giriş kişi başı 4 lira. Araçta kaç kişi olduğu sayıp ona göre ücret alıyorlar 🙂
3. Love Valley:
Halk arasında bilinen adıyla Bağlıdere’den, Göreme’yi panoramik olarak gözlemleyebiliyorsunuz. Özellikle yüzlerce balon Göreme üzerinde uçarken sabah saatlerinde ortaya çıkan manzara muhteşem. Biz son seyahatimizde önce Kızıl Vadi’de balonların kalkışını izledik, sonra araçla hemen Bağlıdere’ye geldik. (yaklaşık 5dk sürüyor.)

Yeme-İçme:
1. Büyük Adana Kebap:
Göreme Merkez’de bulunan Büyük Adana Kebap’ın kebapları, mezeleri ve ikramları oldukça lezzetli ve fiyatını sonuna kadar hak ediyor. Menüdeki fiyatlar, yediğiniz etin lezzetine göre oldukça uygun. Hafta sonu rezervasyon yapmadan gitmemenizi öneririz.

2. Ethem Usta’nın Yeri:
Ortahisar’da, Kale’nin hemen karşısında bulunan çok güzel manzaralı bir mekan. Çok samimi bir ortamı var. Közde Türk Kahvesi güzel, çömlek fincanlarda ikram ediyorlar.


3. Center Restoran:
Uçhisar’da, o kadar da center olmayan bir yerde, sanki saklanmış gibi duran bir restoran. Ambians çok güzel, yemekler ortalama ve fiyatlar gerçeği yansıtmıyor : ) Yöresel yemeklerden ziyade Avrupa Mutfağı var ama sanki onu da pek kurtaramamışlar gibi.
4. Old Greek House:
Bir zamanlar Asmalı Konak dizisine de ev sahipliği yapan Old Greek House, Mustafapaşa Köyü’nde bulunuyor. Yapının içerisi oldukça hoş, sarmaları ve mantılarıyla ünlü.
5. Hanımeli Restoran:
Mustafapaşa Köyü’nde bulunan restoranın, kibar sahiplerini ve aile ev yemeklerini çok sevdik. Mücverlerine bayıldık, çorbalarını ve mezelerini de çok lezzetli bulduk. Fiyatlar makul. Şiddetle önerilir. 🙂
6. Abadan Restoran:
Kayseri’de bulduğumuz samimi ve hem mantısı hem ikramlarıyla kalbimizi çalan bir yer. Baklavasını da çok beğendik.
7. Turasan:
Kapadokya bölgesinin şarapları da ünlü ve Turasan en büyük yerli üreticilerden. Ürgüp’teki binalarında şarap tadımı yapabilir, beğendiklerinizi alabilirsiniz. Tabii ki hangi şarabı sevdiğinize göre de değişecektir fakat biz çok beğendik.

Özetle, “aman zaten kendi ülkemde, bir ara giderim” deyip ertelemeyin Kapadokya’yı. Umarız sizin gezinize/hayatınıza bir katkımız dokunmuştur.:)
Sevgiler, TIME TO GO!
Instagram’da bizi takip etmek isterseniz şöyle buyrun.